Hz. Halifetü’l Mesih 5 (Allah yardımcısı olsun) 7 Ocak 2022’de İslamabad (UK) Mübarek Camisinde Cuma Hutbesi verdi. Hutbe çeşitli dillerde tercüme ile birlikte MTA televizyonunda canlı olarak yayınlandı. Huzur-i Enver, kelime-yi şehadet, Fatiha suresi ve Bakara Suresinin 266. ayetini ve tercümesini okuduktan sonra, bu ayetle ilgili olarak şöyle buyurdu:
Müminlerin Allah’ın emriyle O’nun yolunda mal harcamaları, sadece Allah’ın rızasını ve hoşnutluğunu kazanmak için değil, aynı zamanda milletini ve misyonunu güçlendirmek içindir. Bu devirde İslam öğretisini ve tebliğini yayma işi hz. Mesih-i Mevud’a (as) yüklenmiştir. Onun görevinin tamamlanması için, ona inananların da canlarını, mallarını ve vakitlerini feda etmeleri şarttır. Bütün nebiler kendisine inananlara mal fedakarlığı yapmalarını daima telkin ettiler. Hz. Mesih-i Mevud (as) da şöyle buyurdu: Müminler mutlaka din için malî fedakarlıklar yaparlar ki böylece Rabbimiz bir şekilde razı olsun ve bize sebat nasip olsun ve de biz iman ve yakinde güçlenelim isterler.
Bu ayette Allah-u Teala için harcayanların misali iki şekilde beyan edildi. Biri “vabilün” yani iri damlalı şiddetli yağış; ikincisi “tallün” yani hafif yağış sanki çisenti yahut çiğ gibi. Eli geniş olan din için çok harcayabilir ancak fakir kimse ben nasıl (din için harcamak konusunda) onunla denk olabilirim ki diye gıpta edebilir. Ancak fedakarlıkların meyvesini Allah-u Teala verecektir. Allah sizin durumunuzu ve niyetinizi bilmektedir. Bu yüzden O, sizin az fedakarlıklarınızı bile iki kattan fazla meyvelendirecektir. Hz. Resulüllah (sav) bir defa, bugün bir dirhem, yüz bin dirhemi geçti, buyurdu. Sahabelerin sorması üzerine Peygamber Efendimiz (sav) şöyle açıkladı: Bir kişinin iki dirhemi vardı ve o bir dirhem fedakarlık yaptı ve başka bir kişi hadsiz hesapsız zenginliğinden yüz bin dirhem feda etti, halbuki onun zenginliğine nispetle yaptığı fedakarlık çok azdı. Allah-u Teala niyetleri ödüllendirir. O’nun bakışı bizim her amelimiz üzerindedir. Eğer bizim her işimiz Allah’ın rızasını elde etmek için olursa işte o zaman biz Allah’ın lütuflarının gerçek varisi olabiliriz.
Hz. Mesih-i Mevud’un (as) zamanında kendisine inananlar daha ziyade fakir kimselerdi. Ama onlar fedakarlıkta o kadar ilerlemişlerdi ki bir defa hz. Mesih-i Mevud (as) şöyle buyurdu: Bizim cemaatimize dahil olan yüzlerce öyle kimse vardır ki onlar bedenlerine elbise bile zor bulurlar. Bir örtü yahut şalvar bile onlara güçlükle nasip olur. Onların herhangi bir toprağı da olmaz, fakat onlardaki ihlas, bağlılık, muhabbet, vefa ve iman coşkusunu görünce bizzat biz de hayrete düşeriz ve düşmanlar bile hayret içinde kalırlar.
Vefa ve ihlasta ilerleme ve iman coşkusunun olağanüstü seviyesinin fiili örnekleri bugün bile hz. Mesih-i Mevud’un (as) cemaat üyelerinde görülmektedir. Yeni biat etmiş olanlar bile kısa sürede o kadar ilerlediler ki düşmanlar bile onlardaki değişiklikten dolayı hayret içindedirler. İyi yaratılış, iyi fıtrat, biatın hakkını vermek ve Vaktin halifesi ile vefa ilişkisinin göstergesi, mal fedakarlığı yapanların söz ve fiillerinden belli olmaktadır. Bu insanlar Allah yolunda harcayarak Allah’ın rızasını elde etme idrakine sahip olunca mali fedakarlıklar yaparak birbirini geçmeye çalışırlar. Velhasıl, İlahî vaatlere uygun olarak Hz. Mesih-i Mevud’un (as) cemaati zaten, gelişme ve ilerleme için kurulmuştur ve düşman onun saçının teline dahi dokunamaz.
Huzur-i Enver, Sierra Leone, Çad, Togo, Beliz, Gine Konakri, Gambiya, Almanya, Britanya, Hindistan, Mali, Polonya, Tanzanya, Fildişi Sahili, Kamerun ve Gana’da Cemaat üyelerinin mali fedakarlıklar yaparak iman ve yakinlerini sergilemesi ve Allah tarafından onların imanına sebat bahşedilmesi hakkında birkaç iman verici olay sunarak şöyle buyurdu: Fedakarlığın yüksek seviyesi yalnızca erkekler, kadınlar ve yaşlılarda değil daha gençliğe yeni adım atmış çocuklarda bile görülmektedir. Allah’ın lütfu ile cemaatte çok büyük ihlas sahipleri ortaya çıkmaktadır.
Çad’da bir kadın, vakfe cedid için 70 bin Frank söz vermişti ancak bu sözünü yerine getirmek için bütçesini ayarlayamadı. Bunun üzerine o, devesini 170 bin Frank’a sattı ve sözünü yerine getirmek için bunu kullandı. Ancak o kalan miktarı kendine ayırmadı ve onu da fazladan bağışladı.
Belize, Orta Amerika’nın çok fakir bir ülkesidir ve oradakilerin hemen hemen hepsi yeni Ahmedilerdir. Vaktin Halifesi oraya hiçbir zaman gitmedi ama duygular ve düşünceler hep aynıdır. Ondört yaşında bir çocuk, Tahrik-e cedit’e katılmıştı ve ben ondan bahsetmiştim. İnsanlar onu tebrik etmeye başladılar ve Kanada’dan birisi ona 200 dolar hediye yolladı. Şimdi 14 yaşındaki o çocuğun durumuna bakın, buradaki çocuklar olsa hemen oyuncak almayı düşünürler. O dedi ki, sosyal güvenlik kartı için bana 30 dolar lazım, o yüzden 30 dolarını ayırıyorum ve kalan 170 doları yine çanda olarak veriyorum. Bu, fakir bir ailenin çocuğudur, insanlar ona, sen bunu kendi ihtiyaçların için ayır dediler ve ısrar ettiler ama o, ısrarla, hayır ben bunu çanda vereceğim, dedi. Dini dünyadan üstün tutmak işte budur. Allah-u Teala lütfetsin ki bu ruh o çocukta daima devam etsin ve bu maddiyatçı dünyanın kötülüklerinden onu korusun.
Gelişmiş ülkelerin insanlarında da aynı fedakârlık ruhu vardır. Almanya’dan bir mürebbi halkı mali fedakarlığa teşvik etti. Alman bir Ahmedi kadın, 19 bin Euro bağış yaptı. O, bu parayı yeni bir araba almak için biriktiriyordu ama o Allah’ın rızasını kazanmayı üstün tuttu.
Geçen yıl Allah-u Teala Cemaatimizi 187 cami yapmaya muvaffak kıldı, Afrika’da 105 caminin yapımı da devam etmektedir. Aynı şekilde 144 cemaat merkezi kuruldu, bunların ekseriyeti Afrika’dadır ve 45 merkez de yapım aşamasındadır. Buna ilaveten eğer bir yerde hemen cemaat merkezi yapılamıyorsa orada kiralama yoluna gidilmektedir. Afrika ülkelerinde 731, Asya ülkelerinde de 632 cemaat merkezi kiralanarak kullanılmaktadır.
Allah-u Teala vaadine sadık olandır. O, hz. Mesih-i Mevud’a (as) verdiği sözleri gerçekleştiriyor ve gaipten yardım ediyor, ilerde de edecek inşallah. Allah-u Teala, biz O’nun rızasını elde edebilelim ve lütuflarına varis olalım diye O’nun yolunda harcamamıza fırsat vermektedir. Allah bizi O’nun lütuflarını cezbedebilmeye muvaffak kılsın.
Huzur-i Enver, 2022’de Vakfe Cedid’in yeni yılını ilan ederek şöyle dedi: Cemaat üyeleri 2021’de Vakfe Cedid’in 64. Yılında 11 milyon 270 bin sterlin fedakarlık yaptı, bu miktar 2020’ye nispetle 742 bin sterlin daha fazladır. Katılanların sayısı da 1 milyon 445 bin’dir. Dünyanın iktisadi durumuna bakarak bu, Allah-u Teala’nın çok büyük lütfudur.
Huzur-i Enver şöyle dedi: Bu yıl, Pakistan’da paranın değer kaybı yüzünden oradaki cemaat üyelerinin sıralamadaki yeri aşağı düşüyor olsa da onlar yine de kendi güçlerine göre çok büyük fedakarlık yapıyorlar. Huzur-i Enver daha sonra dünyanın çeşitli cemaatlerinin sıralamasından bahsetti ve Allah-u Teala bütün fedakarlık yapanların mallarına ve nüfuslarına hesapsız bereketler versin, diye dua etti.
٭…٭…٭