Dindar olmayanların, iyilikleri mükafatlandırılacak mı? - Müslüman Ahmediye Cemaati

Dindar olmayanların, iyilikleri mükafatlandırılacak mı?

SORU: Bir insanın düzgün bir hayatı varsa, genellikle diğer insanlara yardımcı olduysa fakat dini inancı yoksa ölümünden sonra dindar bir insan gibi mükâfatlandırılacak mıdır?

CEVAP: İnsanlar bazen iyilik ve dine bağlılık terimleri ile ilgili belirsizlik içinde olduklarından bu çok önemli bir soru. Bu ikisi farklı terimlerdir. Sadece kısmen bir yerde buluşurlar o da; dinlerin amacı insanların içinde iyilik yaratmaktır, fakat hepsi bu kadar değil. Bütün dinler, ona yöneldiğinde insanı yaratıcısı ve Allah’ı ile buluşabilme amacını desteklerler. Eğer iyilik, Allah’a atfen değilse, ona yönelme umudu yoksa o zaman iyilik içinde midyesi ve onu yöneten ruhu olmayan boş midye kabuğu gibidir ve bu nedenle saldırıya açıktır. Bu nedenledir ki hayatın zorlu denemelerinde bu yaşanır ama elde bir şey kalmaz. Bütün gelişmiş milletlerde bu iyilik vardır. Acı çeken ve insani yardıma ihtiyacı olan milletlere karşı, örneğin, Afrika için olabilir. Bu gelişmiş milletlerden olan çok sayıda insan diğer milletlerin çektikleri acıları hissedebilirler ve kendi mutluluklarını bir dereceye kadar paylaşmak isteyebilirler. Bu iyiliktir ancak dini çıkışlı olmadığı için, millet olarak anlayışlarında, uluslar arası ilişkiler seviyesinde ortaya çıkan aynı insanların ortak ahlakları, hissiz, duyarsız bir ahlak olarak ortaya çıkar.

Çoğu zaman fakir milletler bu kötü düzenlerinden kendileri sorumludurlar. Her ne zaman bir yardım etmeyi düşünseler bu her zaman politik ve ekonomik kazanımlara bağlıdır. Derinlemesine araştırdığınızda 3. Dünya ülkesine içten, sevgiyle ve milli iyilikle yardım eden bir gelişmiş millet bulmak imkânsızdır. Tümüyle ilişkileri bencildir. Bir politikacının diğer bir ülkenin gerçek hakları için konuşması akıllıca olmaz. Ve aynı şekilde vatandaşlarına Afrika’da veya başka bir yerdeki ülke için fedakârlıkta bulunmasını istemesi. Uluslar arası ilişkilerde politika her zaman bencildir ve Allah inancından doğan iyilik hiçbir zaman bencil olamaz, bu imkânsızdır. Allah’a inanıyorsanız sizin iyiliğiniz evrensel bir ahlak gerektirir. O, her türlü coğrafi, renk, ırk farklılıklarının üstündedir. Dini nüfuz ve farklılıklarının ötesinde de olmalı ki iyilik Allah için olsun. Onun için yaptığınız iyiliğin sadece doğduğunuz yerdeki uygar yönlendirme ile mi yoksa kendi çabanızla mı olduğunu denetleyin.

Bazı insanlar iyi doğarlar, mizaçları iyidir, sert olmak istemezler, davranışları sempatiktir. Fakat onlar bireydirler ve iyidirler, aynı güzel koku yayan kokulu çiçekler gibi. Fakat kokulu olan çiçek koku yaydığı için ödüllendirilmez. Ödül başka bir şeydir. Öte yandan neden ve sonuç tümüyle farklı bir olaydır. Kendi çıkarlarınızı feda ederek bilinçli bir çaba sonucu ortaya çıkmamış bir iyilikten söz ediyoruz. Allah rızasının dışında bir nedenden oluşan genel bir iyilikle ilgili konuşuyoruz. Bazı ailelerin iyi itibarları vardır. Bazı aileler vardır ki sahip oldukları asil kan soylarından gelir. Fakat o zaman böyle biri asil davranışlar için neden ödüllendirilsin.

Doğal olarak şu soru ortaya çıkmaktadır. Eğer biri kötü gelenekleri olan veya şiddet yanlısı bir toplumda doğmuşsa bu zavallı çocuğun hatası nedir? O niye cezalandırılacaktır? O zaman doğuştan olan iyilik için ödül yoksa geleneksel şiddet için de ceza yoktur.

Bunlar neden sonuç alanına giren bakış açılarıdır. Ödül ve ceza, Allah’ın varlığı inancına bağlı olan ve dünyada ne yapılırsa yapılsın sorumlu tutulma bilinci ile yapılan ameller ile ilgilidir. Bu durumda, sosyal ve aile yapısına tamamen karşı bir davranışta bulunabilirsiniz. Herhangi bir yerde doğmuş olabilirsiniz fakat ahlaki davranışlarınız Allah inancına dayanırsa sizi doğru yola doğru düzeltir ve ödüllendirilen budur. Genel bir iyilik ödüllendirilmez. İçgüdüyle birbirlerine iyi ve merhametli davranan hayvanlar ödüllendirilmez veya diğer türlere şiddetle davranan hayvanlar cezalandırılmaz. Bu yine seçme hakkınız olmadığı neden ve sonuç alanıdır. Seçme hakkı ödül veya ceza için esastır. Seçme eylemi sadece ‘’yap ve yapma’’ ilahi öğretisi söz konusu olduğunda ve öğretiye uyup uymama seçeneklerine sahipseniz olur. Ahlaklı bir insansanız yukarda açıkladığım gibi giderek ahlakınız gelişir ve elbette ki bütün iyilikleriniz için ödüllendirilirsiniz fakat güvercin gibi iyi olursanız, güvercin ödüllendirilmediği gibi siz de ödüllendirilmezsiniz.

Bir Öncekini Oku

Dinden dönmenin (mürtedlik) cezası ölüm müdür?

Bir Sonrakini Oku

Kuran, Yahudi ve Hıristiyanlarla arkadaş olmayın diyor mu?