Mübarek Camii
Sheephatch Lane
Tilford, Surrey
GU10 2AQ
Birleşik Krallık
Fransa Cumhurbaşkanı
Ekselansları Emmanuel Macron
Palais de l’Elysee
55, Rue du Faubourg Saint-Honore
75008 Paris, Fransa
5 Haziran 2020
Sayın Cumhurbaşkanı,
Geçtiğimiz haftalarda COVID-19 salgınının yıkıcı etkileri nedeniyle hayatını kaybeden birçok insanla ilgili olarak, size, hükümetinize ve ulusunuza en derin sempati ve taziyelerimi sunmak için yazıyorum.
Bu ölümcül hastalık, genç ya da yaşlı, zengin ya da fakir, güçlü ya da zayıf, her ulustan insanlarda muazzam bir endişe ve sıkıntıya sebep oldu. Virüsün insanoğlunun yanılabilirliğini ve kırılganlığını büyütmesiyle, yarının ne getireceğinden hiçbirimizin emin olması mümkün değil.
Hükümetler, ellerindeki imkânlarla birkaç aydır salgını kontrol etmeye ve sonuçta COVID-19 tehdidini mümkün olduğunca çabuk ortadan kaldırmaya uğraşıyorlar. Hükümetiniz de virüsün yayılması ile mücadele etmek ve onun zararlı etkilerinden sıkıntı çekenleri tedavi etmek üzere önlemler almıştır ve çok şükür ki, önleyici tedbir ve tedavilerin sonuçları işe yarıyor gibi görünmekte ve korona virüsün yayılmasını yavaşlatmaktadır.
Bununla birlikte, Müslüman Ahmediye Cemaati’nin dünya çapındaki dini lideri olarak görev ve yükümlülüğüm saydığım, bu salgının tüm ulusları ve liderlerini durup düşünmeye sevk etmesi gerektiğine dair kesin inancıma dikkatinizi çekmektir. Kararlılıkla inanıyorum ki, yalnızca maddi ve dünyevi araçlara güvenmek, dünyanın karşı karşıya olduğu olağanüstü tehlikeli durumla yüzleşmek için yetersizdir, eksiktir. Aksine tüm uluslar, bu virüsün neden ve nasıl bu denli hızlı yayıldığını, bu kadar eziyete yol açtığını ve dünyanın büyük bir kısmının tamamen durmasına neden olduğunu sorgulamalıdır. Sadece insani müdahale ile bu virüsün böylesi kapsamlı ve zayıflatıcı sonuçlara sahip olması mümkün olamazdı. Bu nedenle, dini bir lider ve inançlı bir kimse olarak, son haftalardaki sıkıntıların Yüce Allah’ın Hükmüne göre ve insanoğluna ıslah olmaları, keza her çeşit adaletsizlik ve zulümden vazgeçmeleri için ciddi bir uyarı olarak gerçekleştiğine inanıyorum. Bu salgın, dünya insanlarını Yüce Allah’a yönelmeye ve hem Ona, hem de hemcinsimiz kardeşlerimize karşı sorumluluklarımızı yerine getirmeye yönlendiren, insanoğluna verilmiş apaçık bir mesajdır.
Açıklığa kavuşturmalıyım ki, Müslüman Ahmediye Cemaati 1889 yılında, küçük bir Hindistan köyü olan Kadiyan’da kurulmuştur ve Kurucusu Mirza Gulam Ahmadas Hazretleri, kendisinin bir Islahçı olarak Yüce Allah tarafından gönderildiği iddiasında bulunmuştur. O, insanoğluna Yaratanını hatırlatmak ve tüm insanların dikkatini birbirlerine olan sorumluluk ve görevlerine çekerek, onları ıslah etmekle görevlendirildi.
Mirza Gulam Ahmadas Hazretleri şöyle buyurmuştur:
“Bir kimsenin imanı veya inançsızlığı meselesi ahirette karara bağlanacaktır. Meydana gelen bu doğal afetler ve felaketler veya onlar vasıtasıyla geçmiş milletlerin yok edilmesi, sırf onların kâfirliklerinden dolayı değildi. Aksine onlar, kibirleri, günahları ve zulümleri sonucunda mahvoldular. Firavun da kâfirliği sebebiyle değil, yaptığı adaletsizlik ve gaddarlıkları sonucu helak oldu.”
Dahası, sadece geçmişimizin farkında olmak yeterli değildir, tarihin bize verdiği dersleri öğrenmemiz de hayati önem taşır. Bu nedenle, doğal afetler, felaketler veya salgınların nasıl meydana geldiklerini ne görmezden gelmeli ne de önemsiz saymalıyız. Aksine şu gerçeği kabul etmeliyiz ki, bunlar İlahi Hükmün bir tecellisidir ve insanlığa, her çeşit adaletsizlikten elini çekmesi ve Yüce Allah’ı tüm mahlukatın Yaratanı olarak tanıması için bir uyarıdır. Yüce Allah’ı hoşnut kılmak ve Kendisine yakınlaşmak için, insanoğlunun Ona ve Onun Yarattıklarına karşı sorumluluklarını yerine getirmesi gereklidir.
Geçenlerde Papa Francis, Yüce Tanrı’ya insanlığın davranışlarından memnun olup olmadığını soracak olursa, Tanrı’nın hoşnutsuzluğunu ifade ederek karşılık vereceğinden korktuğunu açıkça ifade etmiştir. Ayrıca Papa Francis, doğal afetlerin yaygınlığının günümüz dünyasının yanlışlarına ve ihmallerine bir karşılık ve tepki olduğunu da ima etmiştir. Bu düşünceler ile aynı fikirdeyim ve dünya liderlerinin, hükümetlerin ve halkın önümüzde duran yalın gerçeğe ciddi olarak ilgi göstermesinin zorunlu olduğunu düşünüyorum.
Mevcut koşullar göz önünde bulundurulduğunda, samimi ve mütevazı ricam, hükümetinizin korona virüsün yayılmasını durdurmak üzere politikalar oluşturup, yürürlüğe koyduğu yerlerde, ulusunuzun lideri olarak sizin de ülkenizin vatandaşlarını, birbirlerinin haklarını yerine getirmek ve insanlık uğruna kişisel fedakârlıklar yapmak için hazır olmaya teşvik etmenizdir.
Aynı şekilde hükümetiniz de hem ülkenizde hem de daha geniş şekli ile uluslararası düzeyde, toplumun barış ve güvenliğini sağlamak üzere çaba içinde olmalıdır. İçtenlikle rica ediyorum ki hem kendi hem de tüm diğer ülke halklarının haklarını yerine getirmek suretiyle adalet ve dürüstlüğün gereklerini savunun.
Tartışmasız COVID-19, dünya ekonomisini kökünden sarstı ve aşikârdır ki, önümüzdeki haftalar, aylar ve yıllar son derece tehlikeli ve zorlu olacak. Doğrusu çoğu insan, dünyanın birkaç ay sonra ne denli tehlikeli olacağını henüz tam olarak anlamamaktadır. Tarih bize bir şey öğretmişse, o da eğer hükümetler bencilce kendi ulusal çıkarlarını, kolektif çıkarların üstünde ve ötesinde tutarlarsa, sonuçların daima felaket olduğudur. Kaçınılmaz bir şekilde ekonomik ya da ticari savaşlar meydana gelir ve sırasıyla nefret ve kıskançlığı besler, sonunda ise hayal edilemeyecek kadar yıkıcı silahların zincirlerinden serbest kaldığı ve önlerine çıkan her şeyi yok ettiği açık savaş ve kanlı çatışmalara yol açar.
Sonuç olarak bütünüyle tevazu ve samimiyetle, ulusunuzun lideri olarak sizden, adalete dayalı politikalar geliştirmenizi istiyorum ki, böylece dünya daha fazla sefalet ve yıkımdan korunabilsin.
Samimi sözlerimi dikkate ve ciddiye alacağınızı tüm kalbimle umuyor ve dua ediyorum. Ülkeniz ve tüm dünyada barış için tüm tarafların haklarına saygı gösteren ekonomik ve jeopolitik politikaların oluşumunda üzerinize düşeni yapmanız ve bu sayede tüm halkların ve ulusların fayda sağlayıp birlik olabilmeleri için dua ediyorum.
Yüce Allah, size ve diğer tüm dünya liderlerine insanlığın iyiliği için hareket etmeyi ve yerimize geleceklere bir barış ve refah mirası bırakmayı nasip etsin.
En iyi dileklerim ve dualarımla,
Saygılarımla,
MIRZA MASRUR AHMAD
Mesihin V. Halifesi
MÜSLÜMAN AHMEDİYE CEMAATİ
DÜNYA ÇAPINDA BAŞKANI