Ramazan sona erdi – Şimdi oruç tutmaya ne dersiniz? Dini bir perspektif

Profesör Emtül Rezzak Carmichael

Tarihi bir konuşmasında, Müslüman Ahmediye Cemaatinin Dünya Çapında İkinci Başkanı Hazret Muslih Mevudra şöyle buyurmuştur: “Geçenlerde Her şeye Kadir Olan Allah’ın büyük nimetlerinin kaynağı olan Ramazan ayı geldi ve geçti. Bu ay boyunca Yüce Allah tarafından güç bahşedilenler, dualar ve gece namazları ile her şeye gücü yeten Allah’a yakınlaşmak için gayret sarf ettiler. Onlar imkân ve yeteneklerine göre (bu) ayın bereketlerini elde ettiler.” [i]

Ramazan ayının ana hedeflerinden biri hakkında bahseden Hazret Muslih Mevudra şöyle buyurmuştur: “Bence insanların çok fazla dikkat etmedikleri ama Ramazan’ın en büyük derslerinden birisi, manevi mükemmelliği elde etmek üzere bütün bir yıl boyunca oruç tutmak için motive olmaktır.” Hazret Muslih Mevudra demiştir ki, eğer düşünecek olursak, Yüce Allah tarafından belirlenmiş hiçbir ibadetin bir süre ile sınırlı tutulmadığını, tüm ibadetlerin yılın her anında eda edilebildiğini görürüz. Hazret Muslih Mevudra en önemli dört ibadeti örnek vermiştir: Namaz, Oruç, Hac ve Zekât. Bütün bu ibadetler tüm yılın seyrine yayılmıştır. İki önemli namaz Bayram zamanlarında eda edilirken, bütün bir yıl boyunca namaz kılınabilmektedir. Bu bizlere, iman edenler için Yüce Allah’ı sürekli olarak hatırlamanın, manevi bedenlerinin tazelenmesi için zorunlu bir durum olduğunu gösterir. Aynı şekilde Hac da yıl içinde bir kez yapılabildiği halde, Ümre olarak bilinen kutsal ziyaret ise yıl boyunca eda edilebilmektedir. Benzer şekilde, Zekât yılda bir kez zorunlu kılınmıştır, ancak hayırsever mali fedakârlıklar yıl boyunca yapılmalıdır. Aynı şekilde Ramazan ayı da Müslümanlara kendilerini yıl boyunca oruç tutmak üzere eğitmeleri için bir hatırlatıcıdır. Ramazan ayı, inananlar için işin esasını üstlenmeleri bakımından atfedilmiş bir dönemdir; öyle ki bu manevi ilerlemenin güçlendirici etkisi yıl boyunca yaşanabilsin.

Dini bir kavram olarak oruç, asırlardır çeşitli tarz ve şekillerde birçok inanç tarafından tatbik edilmektedir. Müslümanlar tarafından ise ara verilerek (tutulan) bir oruç yüzyıllardır uygulanmaktadır. Ramazan dışında, iki Bayram günü hariç her zaman nafile oruç tutulabilir. [İi] Yüce Peygambersav sık sık Pazartesi ve Perşembe günleri oruç tuttuğu halde, Cuma günü nafile oruç tutulmasını onaylamamıştır. [iii] Hz. Ebu Hüreyrara tarafından rivayet edildiğine göre, Peygamber Efendimizsav şöyle buyurmuştur: Bir kimsenin amelleri (Melekler tarafından) Pazartesi ve Perşembe günleri rapor edilir ve ben amellerim rapor edilirken oruçlu olmayı tercih ederim. (Tirmizi) Hz. Ayşera de Peygamber Efendimizinsav Pazartesi ve Perşembe günleri oruç tutmaya özen gösterdiğini rivayet etmiştir. (Tirmizi) [İv] Peygamber Efendimizsav Arafat gününde ve Muharrem’in onuncu gününde de oruç tutmayı alışkanlık haline getirmişti.

Peygamber Efendimizinsav kimi ashabı her gün oruç tutmayı arzu ettikleri halde, Peygamber Efendimizsav ashabına azami olarak dört mübarek ay içerisinde (o da) günaşırı oruç tutmaları konusunda tavsiyede bulunmuştur. Vadedilen Mesihas Hazret Mirza Gulam Ahmad Kadiyani, altı aylık bir oruç tecrübe etmiş ve yiyeceğini tamamen asgari bir miktarla sınırlı tutmuştur. Kendisi oruç döneminde önemli manevi fayda ve ilerleme kaydettiğini açıklamıştır. [V] Dünyanın dört bir yanındaki Müslüman Ahmediler, Pazartesi ve Perşembe günleri nafile oruç tutmaya teşvik edilirler.

Yaptığı tarihi konuşmasında Hazret Muslih Mevudra çok derin bir kavramı açıklamıştır. O, Müslümanları farz namazlarının yanı sıra nafile namazlar eda etmeye teşvik ederek şöyle buyurmuştur: Farz olan yıllık Zekât’a ilaveten gönüllü olarak cömert bağışlar ekleyerek, keza Hac farizasının yanı sıra Müslümanları Ümre yapmaya yönlendirerek, Yüce Allah önemli bir ilke oluşturmuştur. İbadetleri belirlenen zamanlarda yapmak, aslında bir eğitim alıştırmasıdır. Bu ibadetleri belirtilen zamanlarda yapmak, müminleri bu ibadetleri mümkün olduğunca sık yapmaları bakımından güçlendirmelidir. Bu nedenledir ki, Ramazan ayı inananlar için kendilerini yıl boyunca oruç tutmak konusunda yetiştirebilecekleri bir eğitim dönemidir.

Ramazan ayının amacı inananların manevi durumunu geliştirmektir. Ramazan ayında oruç tutmak, müminleri nafile namaz, dua ve Allah’ın yarattıklarına hizmet etmek gibi birçok ibadette olgunlaştırır. Bir ibadette olgunlaştıktan sonra onu terk etmenin ne anlamı vardır? Hazret Muslih Mevudra bu düşünceyi askerlerden örnek vererek açıklamıştır. O buyurmuştur ki, askerler savaş becerileri konusunda eğitilir ve geçit töreni yapmayı, keşifte bulunmayı ve ihtiyaç duyulduğunda savunma için düşmana ateş etmeyi öğrenirler. Bir asker, işinin askeri eğitim dönemini tamamlamak suretiyle yapıldığını düşünüyorsa ve yeteneklerini yıl boyunca kullanmaya hazır değilse, bu (onun aldığı) eğitimini anlamsız kılar. Aynı şekilde Ramazan ayı da, inananların yıl boyunca oruç tutma alışkanlığını geliştirmeleri için eğitim süresidir. Bu, yıl boyunca inananların oruç tutmanın faydalarını elde etmesini mümkün kılacaktır.

Hazret Muslih Mevudra nafile oruç tutmanın bir faydasının sürekli olarak Allah’ın bereketlerini elde etmek olduğunu, diğerinin ise toplum içinde böyle eylemlerin o toplumda hayırlı amelleri destekleyerek başkalarını da Ramazan ayı dışında oruç tutmaya teşvik edeceğini açıklamıştır. Hazret Muslih Mevudra, Müslüman Ahmediye Cemaatine ayda 2, 3, 4 kez oruç tutmaya çalışılmasını tavsiye etmiştir. O, tekrar tekrar söylemiştir ki,  Ramazan ayı boyunca oruç tutup sonra bu erdemli uygulamayı terk etmek bir mümine yakışmaz. Ramazan ayı, yıl boyunca oruç tutma gayesini taşıyan müminler için bir manevi eğitim dönemidir. Sık sık oruç tutmak Müslümanlara ailelerinin, arkadaşlarının ve sevdiklerinin manevi gelişim ve ilerlemeleri için düzenli olarak duada bulunma alışkanlığı edinmelerini sağlayacaktır. Manevi faydalara ek olarak, yıl boyunca oruç tutmanın sağlık bakımından da sayısız yararları bulunur. [vi] Hazret Muslih Mevudra bu konuşmasını tamamlarken, Müslüman Ahmediye Cemaati mensuplarına Ramazan ayı boyunca elde edilen sayısız manevi faydaları pekiştirmek üzere Ramazan ayı dışında da düzenli olarak oruç tutmaları tavsiyesinde bulunmuştur. Yüce Allah bunu yapmamızı nasip etsin (inşallah,) Âmin.

İngilizci Orijinal:

https://www.reviewofreligions.org/23362/ramadan-is-over-so-what-about-fasting-now-a-religious-perspective/amp/

Çeviren: Mehmet Önder

[i] https://www.alislam.org/urdu/au/AU21-8.pdf

[ii] https://www.alislam.org/book/ramadhan-blessings/voluntary-fasts/

[iii] https://www.alislam.org/articles/fasting-fourth-pillar-islam/

[iv] https://www.alislam.org/book/ramadhan-blessings/voluntary-fasts/

[v] PDF

[vi] Reviewofreligions.com

 

Önceki

“Ümmetim 73 fırkaya ayrılacak biri dışında hepsi ateştedir” Hadisinin anlamı ve Ahmediye Cemaati

Sonraki

Mirza Gulam Ahmed as kendisinin Krişna olduğunu mu iddia etmiştir? Krişna nedir? İlahlık mıdır?