Görev yapanların kalbinde, bizler Allah rızası için Vadedilen Mesih ve Mehdi’nin misafirlerine tam olarak hizmet edeceğiz duygusunu yerleştiren, kesinlikle Allah-u Teala’dır.
Seyyidna Hazret Halifetü’l Mesihi’l Hamis Atba, 14 Ekim2016’da, Türkiye saatiyle akşam yedi buçukta, Kanada Ontario’da Beyt-üz Zikir camiinde Cuma hutbesi irşad etti. Hutbe, çeşitli dillerdeki tercümesi ile birlikte MTA’da canlı olarak yayınlandı.
Huzur-i Enver hutbenin başında şöyle dedi: Allah’ın lütfu ile Kanada Ahmediye Cemaatinin yıllık toplantısı geçen hafta gerçekleşti ve Allah’ın lütuflarını aşikar ederek tamamlandı. Bu sadece O’nun lütfudur ki bizler sınırlı imkanlarımıza rağmen dünyanın her yerinde calsa düzenleriz ve Allah’ın lütfu ile organizasyonlar genel anlamda iyi olur. O üç gün boyunca özellikle hiçbir çıkar gözetmeksizin çalışmak herkesin düşüncesidir. Allah-u Teala görev yapanların hepsinin kalbinde şu duyguyu yaratır: “Sizler hz. Mesih-i Mevud’un (as) misafirlerine hizmet etmeyi, her düşünce ve arzudan üstün tutarak öne çıkacaksınız ve çalışacaksınız ve sadece Allah’ın rızasını ve misafirlere hizmet etmeyi göz önünde tutacaksınız.” Cemaatimize böyle görev yapanları nasip ettiği için bizler, Allah-u Teala’ya herkesten önce şükredenler olmalıyız. Tuvaletlerin temizliği, yemek hazırlanması, yemeklerin servis edilmesi, güvenlik, otopark ve daha bir çok bölümde karşılıksız olarak görev yapılır. Çocuklar bile büyük bir coşku ile görev yaparlar.
Bir yandan Allah-u Teala’ya şükrederken, diğer taraftan calsaya katılanlar ve dinleyenler, bu calsa çalışanlarına da teşekkür etmelidirler. Bazıları calsa için izin alamayınca işlerinden ayrıldılar. Bu insanlar, her şey en iyi şekilde olsun düşüncesiyle hareket ederler. Ben calsaya katılanlara bunları söylerken, ondan önce bizzat kendim, bütün görev yapanlara, çocuklara, misafirlere, genç kızlara, delikanlılara, erkeklere ve kadınlara teşekkür ediyorum ki onlar gönüllü olarak öne çıktılar ve hizmet coşkusuyla en basit işleri bile mutluluk ve sorumluluk bilinciyle yaptılar. Bu iş, gerçekten bir çok insanın hidayetine vesile olur.
Huzur-i Enver, bir gönüllünün hizmetinden çok etkilenen Amerika’dan gelen Bangladeşli Şehid-ür Rahman beyden bahsederek şöyle dedi: Bir görevlinin sıradan hizmeti, onun düşüncelerinin değişmesini sağladı. Bu hizmet o yabancının manevi değişiminin vesilesi oldu. MTA televizyonumuzun çalışanlarına, calsaya katılanlarla beraber dünyadaki bütün Ahmedi Müslümanların da müteşekkir olması gerekir. Allah onları hizmet etmeye muvaffak kıldığı için, aynı şekilde görev yapanların da şükretmeleri gerekir. Yüce Allah, siz şükredenler olun, Ben sizin kabiliyetlerinizi ve gücünüzü daha da artıracağım, buyurur. Müminlerin yolu, her başarıda, her iyi bir şeyde Hüda Teala’ya şükredici olmak ve bir yerde zaaf gördüğünde Allah’tan merhamet dilemek ve istiğfar etmektir. Huzur-i Enver, misafir ağırlama, lavabolar, ses-görüntü ve tercüme şubelerinin bazı eksikliklerine işaret ederek en iyi şekilde düzenleme yapılması konusunda dikkat çekti. İlk defa calsaya katılan Suriyeli Arap Ahmedilerin izlenimlerinden bahsetti. Daha sonra da Cemaatten olmayan katılımcıların izlenimlerini anlattı.
Huzur-i Enver, Kanada Cemaatinin basın ekibi ile ilgili olarak, Kanada medya ekibi de büyük bir gayretle basın ve medya ile irtibatlarını artırdılar, buyurdu ve dedi ki, gençlerimizin bu denli rol oynayacaklarını tahmin etmiyordum, onların büyük bir gayretle çalıştıklarını, bazı büyük gazete ve televizyon kanallarıyla irtibat içinde olduklarını buraya gelince öğrendim. Allah-u Teala da Cemaatimizin tanıtımının geniş bir şekilde yapılmasını sağlıyor. Gönüllü olarak çalışan Ahmedilere diyorum ki, daha fazla gayret ve tevazu ile bu işi yapın ve bunun Allah-u Teala’nın lütfu olduğunu daima hatırınızda tutun. Sadece O’nun lütfu için çabalamak gerekir. Kanada calsa salanasının haberleri vasıtasıyla, gazeteler ve sosyal medyada milyonlarca insana Cemaatin bilgisi ve mesajı ulaştı. Huzur-i Enver, medyanın olumlu rolü ile ilgili olarak, medya büyük bir dürüstlükle haber yayınladı, dedi.
Huzur-i Enver şöyle dedi: Biz onların sözleriyle mutlu olmayalım, aksine kendi manevi durumuzu ve Allah-u Teala ile olan ilişkimizi ilerletelim. Eğer Yüce Allah hizmet etmeyi nasip ediyorsa bunu İlahî lütuf bilelim. Bütün sorumlular ve görev yapanlar takva üzerinde yürüyerek sorumluluklarını yerine getirmeye çalışsınlar. Calsaya katılanlar ve dinleyenler de, dinlediklerimizi benimsedik mi ve onları hayatımızın bir parçası haline getirmeye çalışıyor muyuz diye kendilerini muhasebe etsinler. İyi sözleri daima benimsiyor muyuz diye de kendinizi sorgulayın. Allah-u Teala’ya gerçek manada şükretmek işte budur. Geçici veya yalnız belli bir vakitte şükredenler olmayın. Bunları daima göz önünde tutun. İşte bunlar vasıtasıyla Allah-u Teala ihsanlarını artırmaya devam eder ve nimetlendirir. Yüce Allah her Ahmedi Müslümanı, Allah ile gerçek anlamda bağ kuranlar olmaya muvaffak kılsın. Amin
Kaynak: Roznama Alfazl, 18 Ekim 2016