Herhangi bir yeni teknoloji, kendi zatında kötü veya bidat değildir, ancak onları yanlış kullanmaktan kaçınmak gerekir.
Seyyidna Hazret Halifetü’l Mesihi’l Hamis Atba, 18 mart2016’da Beytü’l Futuh Camiinde Cuma Hutbesi irşad etti. Hutbe, çeşitli dillerdeki tercümesi ile birlikte MTA’da canlı olarak yayınlandı.
Huzur-i Enver, çocukların terbiyesi ile ilgili olarak şöyle dedi: Bazen anne-babalar yanlış tavırlarıyla çocukların ahlakını bozarlar. Aşırı sertlik ve aşırı yumuşaklık ve herşeyi gözardı etmek, bunların her ikisi de çocukların terbiyesinde kötü etki yapar. Özellikle gençliğe adım atmaya başladıkları yaşta onlara nasihat ederken delil ile anlatmak gerekir. Babaların, nerede sert davranıp nerede yumuşak davranacaklarına ve nasıl anlatacaklarına özellikle dikkat etmeleri gerekir. Huzur-i Enver, hz. Muslih Mevud’un dilinden, Vadedilen Mesih (as) ile ilgili, iman verici ve nasihat dolu birçok olaylar anlattı. Bunların özeti şöyledir: Helal ve temiz şeylerden yiyin, ancak onlarda bile ihtiyatlı davranın. Bazı şeyler helal olmasına rağmen temiz değildir. Şöyle dedi: Vadedilen Mesih hazretleri, bidatleri kaldırmak ve İslam’ın güzel öğretisini dünyaya göstermek için gelmişti. Huzur-i Enver, Vadedilen Mesih hazretlerinin resimlerinin twitter veya whatsapp’ta yanlış bir şekilde kullanılmasından men etti ve “bu davranış doğru değil, buna son vermek gerekir” buyurdu. Resimleri geçim kaynağı yapan ve bundan çok yüksek gelirler elde edenlerin dikkat etmesi lazım. Bazıları Vadedilen Mesih hazretlerinin resimlerini renklendiriyorlar, halbuki Vadedilen Mesih’in (as) hiç renkli resmi yoktur. Bu, kesinlikle yanlış bir şeydir buna da dikkat etmek gerekir. Aynı şekilde halifelerin resimlerini yanlış bir şekilde kullanmaktan kaçınılmalıdır.
Huzur-i Enver şöyle dedi: Sinema ve projeksiyon cihazı veya fonoğraf (ses kayıt cihazı)kendi zatında kötü değildir, fakat bazı şekilleri ahlak bozucudur. Eğer bir film tebliğ için veya eğitim içinse ve onun içinde gösteri vesaire yoksa onda bir beis yoktur. Yeni teknolojilerden faydalanmak haram değildir, fakat onların yanlış kullanılması yasaktır. Daha sonra Huzur-i Enver şöyle dedi: Bazı doktorlar, kendilerinden başkasına tedavi olan kimselere iyi gözle bakmazlar ve başka bir doktora tedavi oldu diye kızarlar. Halbuki bu doğru değildir. Allah-u Teala’nın kimin sayesinde fayda vereceği nerden bellidir? Bazı defa, doktorların tedavisinin işe yaramadığı yerde, resmi olarak doktor bile olmayan insanların otlarla yaptığı tadavi işe yarar. Şimdi öyle mesleklere sahip uzmanlar vardır ki eğer onlar devam ettirilirse bunlardan bir çok meslekler ortaya çıkabilir. Mesela, kemikleri düzeltmek konusunda bazıları çok uzman olurlar. Onlardan öğrenerek bunu daha da yaymak gerekir. Eski insanlar kendi uzmanlık ve mesleğini yaymakta cimri davranırlardı. Başkalarına anlatmadıkları için onlar yok oldu. Avrupalılar böyle yapmaz, tersine kendi uzmanlıklarını daha da yayarlar. Hz. Muslih Mevud (ra) der ki, böyle uzmanlıkları ve meslekleri öğrenmek zararlı değil, tam tersine faydalıdır, bunlar sayesinde ilim artar. Ben bu uzmanlıkların, özellikle de kaybolmuş uzmanlıkların geliştirilmesini isterim.
Huzur-i Enver şöyle dedi: İnsanların çeşitli mizaçları olur. Bazıları ihlasta ilerler ve açık kalplilikle inanırlar. Bazıları aceleci olur ve itiraz ederler. Hz. Muslih Mevud’un (ra) anlattığı bir olayı aktardıktan sonra dedi ki aceleci yaradılışlı kimseler bazen düşünmeden, anlamadan itiraz ederler. Arkadaşların bundan kaçınması gerekir. Hutbe-yi ilhamiye sırasında hz. Muslih Mevud (ra) Vadedilen Mesih hazretlerini nasıl gördü? Kendisi der ki, Allah-u Teala, hz. Mesih-i Mevud’a (as), “Arapça olarak bayram hutbesi ver, sana ilim verilecek,” buyurdu. Çok iyi hatırlıyorum, kendisi Arapça konuşma yapmak üzere geldiğinde öyle nurani bir haldeydi ki, bir tek kelimesini bile anlamadığım halde ben onu başından sonuna kadar dinledim. Bir defa hz. Ammacan hastalandı. Beyt-i Mübarek hakkında, buradaki her şey mübarektir, vahyi vardır. Vadedilen Mesih hazretleri oraya giderek ona ilaç içirince o, daha ilk yudumda iyileşti. Huzur-i Enver şöyle dedi: Doktorlara bir nasihatim var, doktorlar dine hizmet etmenin hakkını yerine getirsinler. Hastalar üzerinde gerçeğin ve doğruluğun etkisi çok çabuk olur. İslam kısıtlamalar da getirmiştir, özgürlükler de. Ancak özgürlük adına hayasızlık yapılmasın. Dini meselelerin temeli takva üzerinedir. Sakal ile ilgili Vadedilen Mesih (as) buyurdu ki, asıl olan sevgidir, sevgi oluşmaya başladığında kendiliğinden bizi taklit etmeye başlayacaklar. Huzur-i Enver şöyle dedi: Allah lütfetsin ki bizler Vadedilen Mesih’in (as) sözlerini gerçekten anlayanlar olalım ve bizim her amelimiz ve her yaptığımız Allah’ın rızasına uygun olsun.
Huzur-i Enver hutbenin sonunda, Suriye’den muhterem Abdulhâcî beyin şehit olmasından dolayı merhumu hayırla yadetti ve gaip cenaze namazını kıldıracağını bildirdi. Huzur-i Enver Suriye’deki durumlardan bahsederek cemaat üyelerine dua etmelerini telkin etti.
Kaynak: Roznama Alfazl, 22 Mart 2016