Ahmedinejad’a mektup – 7 Mart 2012

Ekselansları
İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı
Mahmud Ahmedinejad
Tahran
7 Mart 2012

Sayın Cumhurbaşkanı,
Esselamu Aleyküm Ve Rahmetullahu Ve Berakatuhu,
Dünyada ortaya çıkan olayların vahim durumunun ışığında, İran Cumhurbaşkanı olmanız ve bundan dolayı, ülkenizin ve genel anlamda dünyanın geleceğini etkileyecek kararlar alma yetkisini elinizde bulundurmanız sebebiyle, size yazmamın gerekli olduğunu hissettim. Bugün dünyada büyük bir gerginlik ve huzursuzluk bulunmaktadır. Bazı yerlerde küçük çaplı savaşlar patlak vermiştir, diğer yerlerde ise süper güçler barış getirmeye çalıştıkları bahanesi ile harekete geçmişlerdir. Her ülke bir diğerine, ya yardım etmek ya da muhalif olmakla meşgulken, adaletin gerekleri yerine getirilmemektedir. Dünyanın bugünkü durumuna bakarsak, üzülerek başka bir savaşın temellerinin çoktan atılmış olduğunu görürüz. Büyük veya küçük birçok ülke nükleer silahlara sahip olduklarından, garezler ve düşmanlıklar artış göstermektedir. Böylesi zor bir durumda, Üçüncü Dünya Savaşı hemen gözlerimizin önünde neredeyse mutlak bir şekilde belirmektedir. Bildiğiniz gibi, nükleer silahların varlığı, Üçüncü Dünya Savaşının bir atom savaşı olacağı anlamını taşımaktadır. Bunun nihai sonucu çok yıkıcı olacak ve böylesi bir savaş, gelecek nesillerin sakat ve şekil bozuklukları ile doğmalarına yol açacaktır.
İnancım, dünyada barışı tesis etmek üzere gönderilen ve Rahmetel lil Âlemin -tüm insanoğlu için rahmet- olan Yüce Resulullah Hz.Muhammed’insa takipçileri olarak bizlerin, dünyanın böyle bir felaketle zarar görmesini arzulamadığımızdır. Bundan dolayı sizden ricam, dünyada önemli bir güce sahip olması nedeniyle, İran’ın Üçüncü Dünya Savaşına engel olmak için rolünü oynamasıdır. İnkâr edilemeyecek kadar gerçek olan, önemli güçlerin çifte standartla hareket ettikleridir. Onların adaletsizlikleri, dünyada huzursuzluğun ve karışıklığın yayılmasına neden olmaktadır. Ancak bazı Müslüman grupların da uygunsuz ve İslam’ın talimatlarına aykırı davranışlarını göz ardı etmemiz mümkün değildir. Dünyadaki büyük güçler ise, bunu bahane edip, menfaatleri uğruna fakir Müslüman ülkeleri istismar ederler. Bu nedenle sizden bir kez daha, bütün gayret ve enerjinizi yeryüzünü Üçüncü Dünya Savaşından korumaya odaklamanızı rica ediyorum. Kur’an Müslümanlar’a, bir kavime olan düşmanlık, onları adaletli davranmaktan alı koymamalıdır, diye öğretmektedir. Maide suresinde, Allah şöyle buyurmaktadır:
“…Bir kavmin, sizi Mescid-i Haram’dan alıkoyarak size karşı duyduğu düşmanlık, onlara karşı sizi aşırılığa sürüklemesin. İyilik yapmakta ve takvayı benimsemek konusunda yardımlaşın. Günah işlemek ve aşırı davranmakta birbirinize yardımcı olmayın. Allah’ın takvasını benimseyin. Şüphesiz Allah, ceza vermekte çok şiddetlidir.” (5:3)
Bunun gibi, Kuran-ı Kerim’in aynı suresinde, Müslümanlara şöyle emir buyrulmuştur:
“Ey inananlar! Adalet ile şahitlik ederek, daima Allah için hazır bulunun. Bir topluluğa olan düşmanlığınız, sizi adaletsizliğe sevk etmesin. Daima adaletli olun. Bu takvaya daha yakındır. Allah’ın takvasını benimseyin. Şüphesiz Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.” (5:9)
Bu nedenle, salt nefret ve düşmanlıktan dolayı diğer bir ulusa muhalefet etmeyin. İsrail’in haddini aştığını ve gözlerini İran’a diktiğini kabul ediyorum. Şüphe yok ki, eğer bir ülke, ülkenize karşı aşırılıkta bulunursa, doğal olarak sizin de kendinizi savunmaya hakkınız vardır. Bununla birlikte, anlaşmazlıklar mümkün olduğunca, karşılıklı diplomasi ve anlaşma yolu ile çözülmelidir. Sizden en basit şekli ile ricam, güç kullanmak yerine karşılıklı konuşma ve ikna yolu ile huzursuzlukları gidermeye çalışmanızdır. Böyle bir ricada bulunmamın nedeni, bu çağda Resulullah’ınsa gerçek aşığı ve Vadedilen Mesih ve Mehdi olduğunu iddia eden, Allah’ın o Seçilmiş Zatının takipçisi oluşumdur. Onun görevi, insanoğlunu Allah’a yaklaştırmak ve insanların haklarını, Efendimiz ve Yol Göstericimiz, Rahmetel lil Âlemin – tüm insanoğlu için rahmet – Yüce Resulullah’ınsa bize gösterdiği şekilde yerleştirmektir. Allah Müslüman Ümmet’in bu güzel talimatı anlamasını nasip etsin.
Vesselam,
Saygılarımla,

MİRZA MASROOR AHMED
Mesihin V. Halifesi
Müslüman Ahmediye Cemaati Başkanı

Önceki

Benjamin Netenyahu’ya mektup – 26 Şubat 2012

Sonraki

Obama’ya mektup – 8 Mart 2012