Hz. Resulüllah (S.A.V.) daima ahlâk ve fazilet sahibi kimselerle ahbaplık etmeyi sever ve sahabelerden birinin her hangi zaafına şahit olsa ona nazikâne ve gizlice nasihat ederdi. Hz. Ebu Musa Eş’ari (R.A.) şunu nakletmiştir: “Hz. Resulüllah (S.A.V.) iyi dostlarla faziletli ahbaplardan edinilecek faydayı ve kötü dostlarla çirkin işler işleyen tanıdıklardan gelecek zararı şöyle açıklamıştı: Faziletli kimselerle görüşüp konuşan, üzerinde misk taşıyan bir adama benzer. Ona sahip olmak faydalıdır. Satarsa kâr eder. Sadece yanında bulundurursa kokusundan zevk alır. Fena insanlarla düşüp kalkan, odun kömürü fırınına üfleyen bir adama benzer. Elbiseleri sıçrayan bir kıvılcımla yanar, veyahut ta çıkan duman başına vurur. “Hz. Resulüllah (S.A.V.): Düşüp kalktığı kimselerin ahlâkı insanın karakterine bulaşır; bundan dolayı insan vaktini iyilerin meclisinde ve refakatinde geçirmelidir, derdi (Buhari ve Muslim).